SURİYE’DE DEVLET TERÖRÜ UYGULAYANLAR YARGILANSIN!

26 yaşındaki Tunuslu Muhammed Buazizi’nin kendini diri diri yakması sonrası aniden alevlenen Arap topluluklarının isyan ateşi, Ortadoğu ülkelerini yöneten diğer diktatör rejimleri de kuşatmıştır.

Arap baharı olarak adlandırılan süreçte, ülkelerini on yıllardır baskı ve korku ile yöneten kişi ve ailelere karşı topyekûn bir halk hareketi başlatılmıştır. Halkın kendi hukukuna, iradesine, onuruna ve ekmeğine sahip çıkmak adına topyekûn başlattığı bu hareketlerin sonuncusu Mart ayı ortalarından beridir komşumuz Suriye’de yaşanmaktadır. Suriye halkının onurlu mücadelesi göstermiştir ki on yıllardır demir yumrukla yönetilen bu dikta ve istihbarat rejimleri, artık halkları korkutamıyor…

Bilindiği gibi Suriye, 1963 yılından bu yana, yüzde onluk bir azınlığa mensup Baas rejimi tarafından olağanüstü hal ile yönetiliyor. Ülkeyi 1970 yılından, 2000 yılı Temmuz ayına kadar demir yumrukla yöneten baba Esad, başta Hama ve Humus olmak üzere pek çok kentte, isyan çıkarmak ve İhvanı Müslimin üyesi olmak iddiasıyla on binlerce Sünni Müslüman’ı katletti. On binlercesi de hala zindanlarda bulunuyor. Suriye zindanları halen on binlerce muhalifle dolu. Tutukluların gerçek sayısını kimse bilmiyor. Sormak ve araştırmak da mümkün değil.

15 Mart günü Dara kentinde başlayan eylemler, ülkenin dört bir yanında benzer gösterilerin fitilini ateşlemiştir. 8 Nisan Cuma günü, Cuma Namazı sonrası Dara kentinde başlayan ülkenin kuzeyinde yer alan Kamışlı ve Deir Ez Zor ile sahil kenti Laskiye ve ilçesi Banyas'ta da devam etmiş bu gösterilere yönelik müdahalelerde de can kayıpları yaşanmıştır.

Suriye’de Cuma günleri öfke günü olarak adlandırılmakta ve en sert gösteriler ve gösterilere karşı sert müdahaleler bu günlerde yaşanmaktadır. 21 Mayısta, Cuma namazı sonrası gerçekleşen müdahalede yaşamını yitiren siviller için düzenlenen cenaze namazına güvenlik güçlerince ateş açılmış ve sayısı tam olarak bilinmemekle birlikte ondan fazla kişi bu saldırıda yaşamını yitirmiştir. Böylelikle Suriye’de, ayaklanmaların ilk başladığı günden bu yana ölenlerin sayısı 900’ü aşmıştır.

MAZLUMDER ve Suriye Halkı ile Dayanışma Platformu olarak, Türkiye Cumhuriyeti soruşturma ve kovuşturma makamlarınca, komşumuz Suriye’de gerçekleşen ağır suçlara karşı hareketsiz kalınmaması ve mağdurların hak ve hukuklarının korunması gerektiğini ifade ederiz. Bu sebeple, Suriyeli yetkililer hakkında, TCK’nin 13. Maddesinde belirtilen Türkiye yargı mercilerinin uluslararası yargı yetkisi çerçevesinde, insanlığa karşı suçlar, işkence ve aynı maddenin yollama yaptığı diğer suçlarla ilgili olarak, soruşturma başlatılması ve cezalandırılmaları için kamu davası açılması ile şüphelilerin Türkiye Cumhuriyeti sınırlarına girmeleri halinde tutuklanmaları için yakalama emri çıkartılması gerektiğini düşünüyoruz.

MAZLUMDER İstanbul Şubesi - Suriye Halkı ile Dayanışma Platformu



- BEŞŞAR ESAD VE SURİYELİ YETKİLİLER HAKKINDA YAPILAN SUÇ DUYURUSU METNİNİ İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN-

FAALİYET BİLGİLERİKategori Adı Basın AçıklamalarıTarih 2011-05-25
Okunma Sayısı : 936
Şube ve Temsilcilerimiz
istanbul
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği - MAZLUMDER İSTANBUL ŞUBESİ
Adres: Molla Gürani Mh. Şehit Pilot Mahmut Nedim Sk. No: 5 Kat: 4 Fatih / İSTANBUL (Aksaray Metro Durağı B Kapısı Karşısı)
E-posta: mazlumder[a]gmail.com | Telefon: +90 (212) 526 2440 | Faks: +90 (212) 526 2438

Ziyaretçi Sayımız : 4643737