kürt sorunu raporu

 

Kocasinan Caddesi No:28
Kat:4-5-6 Fatih /İstanbul
Tel:0212 532 29 90
Fax:0 212 532 17 55
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği
Kürt Sorunu Araştırma Komisyonu

Olağanüstü Hal Bölge Valiliğine Bağlı İller ve Mücavir İller Ön Raporu
























Kürt Sorunu Araştırma Komisyonu
2001

İçindekiler



Giriş 3
Ohal uygulamasının sürdüğü illerde eğitim olanaklarının istatistiksel
olarak değerlendirilmesi 4
Ohal uygulamasının sürdüğü illerde sağlık olanaklarının istatistiksel olarak değerlendirilmesi 9
Ohal uygulamasının sürdüğü iller bağlamında Adalet
istatistiklerinin değerlendirilmesi 14
Ohal Bölgesi göç isatistiklerinin değerlendirilmesi 17
Genel değerlendirme 21
Ek 22
Kaynakça 24











Giriş

Kürt Sorunu Araştırma Komisyonu , çalışmalarına Olağanüstü Hal Uygulamasının yürürlükte olduğu illerin , sağlık , eğitim , adalet ve göç istatistiklerini bir araya getirerek başladı.
Rakamların ifade ettiği sosyal durumu anlaşılır kılabilmek için , aynı sayısal yoğunluğu ağırlayan ,diğer Türkiye illerine ait istatistiksel bilgiler ile Ohal şehirlerine ait istatistiksel bilgilerin kıyaslanması yolu tercih edildi.
Eğitim istatistikleri ve sağlık istatistikleri olağan duruma ilişkin bilgilerin bir araya gelmesi sonucu oluşturulduğu için yeterli olmadığını düşündük. Güvenlik gerekçesi ile eğitime ara verilen ve yine aynı gerekçe ile kapalı bulunan sağlık kurumlarını da bu istatistiksel betimlemeye dahil edebilmek için ohal bölgesinde yoğun bir şekilde uygulanan zorunlu göçe ilişkin istatistikleri de bu çalışmaya dahil etmeyi gerekli gördük. Böylelikle göç sonucu boşalan köy , mezra ve ilçelerde insan yokluğuna bağlı olarak eğitim ve sağlık istatistiklerindeki olağan olmayan değişiklikleri de çalışmanın izleği içerisinde okuyucuya vermeyi amaçladık.
Adalet istatistiklerini ilk başta bu çalışmanın içine dahil edip etmeme noktasında tereddütler yaşadıysak da , rakamlar8 üzerinde bir müddet çalıştıktan sonra bölgeye ilişkin önemli ipuçlarını , adalet istatistikleri arasından izleyebileceğimizi gördük. Adalet istatistiklerinin de değerlendirilmesinde aynı yöntemi izledik. Sayısal benzerlik gösteren ve olağan koşullar altında yaşayan Türkiye illeri ile Ohal illerine ait istatistikleri ve suç türlerini inceledik. Adalet istatistiklerini incelerken DGM’lerin olduğu Türkiye illeri araştırma evreni olarak belirledik. Bu illerde suçun patolojisine ilişkin kanaat oluşturabilmek için DGM istatistikleri ile Ağır Ceza Mahkemelerinin istatistiklerini söz konusu iller bağlamında karşılaştırmalı olarak inceledik.
Bu çalışma bağlamında 1997 genel nüfus sayımı verileri kaynak olarak alınmıştır. 2000 genel nüfus sayımına ilişkin bilgilerin kamuoyuna henüz açıklanmamışolmasından kaynaklanan bu eksiklik , sağlık istatistikleri bağlamında 1996 sağılık bakanlığı verileri ile yetinmemize yine eğitim istatistiklerinde ise 1997/1998 yılı eğitim istatistiklerini bu çalışmaya kaynak olarak almamıza yol açtı. Çalışmanın bu eksikliğinin farkında olmakla birlikte yinede bu çalışma bağlamında kullanılan rakamların çok fazla şey söylediği görülecektir.

Ohal Uygulamasının Sürdüğü İllerde Eğitim İstatistiklerinin Değerlendirilmesi
Eğitim Kademelerine Göre Okul , Öğrenci ve Öğretmen Sayıları 1997/1998 Olağanüstü Hal Bölgesi
Il ve nüfus Okul Öncesi Okul Sayısı Öğretmen sayısı İlköğretim okul sayısı Öğretmen sayısı Genel lise okul sayısı Öğretmen sayısı Meslek lisesi okul sayısı Öğretmen sayısı
Diyarbakır
1.282.678 52 128 1187 4869 28 797 24 418
Hakkari
219.345 37 6 255 926 6 68 6 48
Şırnak
400.380 11 1 209 969 5 40 5 39
Tunceli
86.268 61 45 325 531 11 163 9 86
Kıyaslama Amacı İle Seçilen İllerin , Eğitim Kademelerine Göre Okul, Öğrenci ve Öğretmen Sayıları1997/1998
Il ve nüfus Okul Öncesi Okul Sayısı Öğretmen sayısı İlköğretim okul sayısı Öğretmen sayısı Genel lise okul sayısı Öğretmen sayısı Meslek lisesi okul sayısı Öğretmen sayısı
Samsun
1.153.763 96 118 1496 6121 42 1257 47 1313
Sinop
214.925 66 79 537 1791 14 296 22 412
Bayburt
99.638 15 17 109 486 4 70 8 132

Karaman224.303
66
38
213
1021
14
205
11
272
Karabük
227.478 39 54 300 1337 12 343 16 449
Osmaniye
438.372 32 38 328 2316 17 525 15 502

Olağaüstü Hal Bölge Valiliği idari yapılanması altında bulunan illerin eğitim olanaklarına ilişkin isatistikler üzerinde yorum yapabilmek için sayısal olarak aynı insan popolasyonuna sahip Türkiye illeri ile kıyaslama yolunu tercih ettik. Buna göre ;
1.282.678 Diyarbakır ilinde anaokulu sayısı 52 iken bu sayısı 1.153.763 nüfusulu Samsun ilinde 96’tır. Diyarbakır ilinde 1127 olan ilköğretim okulu sayısı Samsun ilinde 1496 , bu okullarda eğitim veren öğretmen sayısı Diyarbakır ilinde 4869 iken Samsun ilinde bu rakam 6121’dir. Diyarbakır ilinde toplam 28 olan genel lise sayısı Samsun ilinde 42’dir. Bu okullarda eğitim veren öğretmen sayıları da benzer şekilde , Diyarbakır ilinde 797 iken Samsun ilinde okul sayısına bağlı olarak 1257’dir. Benzer bir kıyaslamayı 219.345 nüfuslu Hakkari ili ile 224.303 nüfuslu Karaman ili arasında yaptığımızda yine benzer bir tablo ile karşılaşırız. Hakkari ilinde 37 anaokulu ve bu okullarda hizmet veren 7 öğretmen bulunurken , Karaman ilinde 66 anaokulu ve bu okullarda eğitim veren 378 anaokulu bulunmaktadır. Hakkari ilinde 255 ilköğretim okulunda 926 öğretmen eğitim verirken Karaman ilinde 213 okulda 1021 öğretmen eğitim vermektedir. Hakkari’de 6 genel lisede 68 öğretmen görev yapmaktadır. Karaman ilinde ise genel lise sayısı Hakkari ilinin iki katından daha fazladır. Karaman ilinde bulunan 14 genel lisede 205 öğretmen görev yapmaktadır.
Milli Eğitim Bakanlığının istatistiksel verileri olağan bir durumun yaşandığı varsayımına göre oluşturulmuştur. Okul sayıları belirlenirken mevcut bina sayıları dikkate alınmış , öğretmen sayıları ise atanmış memur sayılarının göreve başlamış olacağı varsayımından yola çıkılarak oluşturulmuştur. Ohal valiliğinin okul sayılarına ilişkin verileri Milli Eğitim Bakanlığının verileri ile birbirini tutmamaktadır. Bunun bir nedeni kurumlar arası iletişimsizlik olabileceği gibi bir başka ve bizce daha önemli nedeni güvenlik nedeni ile boşaltılan/yakılan köylerdeki eğitime ara verilmiş okullar ve hatta tamamen yokedilmiş okullların Milli Eğitim Bakanlığı istatistiklerinde gösterilmemesidir. Bu bağlamda biz Ohal valiliğinin 1997/1998 yıllarına ilişkin Ohal illeri ve mücavir iller eğitim istatistiklerine göz atmayı gerekli görüyoruz. Ohal’e ait istatistiklerin en önemli özelliği kapalı okulların sayısının verilmesi ve neden eğitime ara verdiklerine ilişkin açıklacı bir bilgiyi de içinde barındırmasıdır.





Iller Mevcut okul sayısı Eğitim /öğretime açık okul sayısı Eğitim-öğretime açılamayan okul sayısı Güvenlik nedeni ile eğitim yapamayan okul sayısı Öğretmen yetersizliği sebebiyle eğitim yapamayan okul say. Diğer nedenlerle (öğrenci azlığı bina yetersizliği) eğitim yapamayan okul sayısı
Diyarbakır 1120 752 368 322 0 46
Hakkari 208 116 92 0 92 0
Siirt 72 50 22 8 0 14
Şırnak 358 161 197 21 52 124
Tunceli 330 58 272 161 0 111
Van 802 655 147 97 0 50
Batman 363 177 186 151 6 29
Bingöl 443 161 281 282 0 0
Bitlis 459 268 191 105 33 53
Mardin 702 417 285 69 76 140
Muş 474 313 161 43 98 20
Genel Toplam
5330
3128
2202
1259
357
587

Ohal bölge valiliği verilerine baktığımızda Diyarbakır ilinde 98 öğretim yılı itibariyle 368 okul eğitime ara vermiş durumdadır. Eğitime ara veren okulların 322 tanesi güvenlik nedeniyle eğitim yapamamaktadır. Güvenlik koşullarının olağanüstü tedbirlerle donatıldığı yaşam koşullarında bu tablo düşündürücüdür.
Ohal ve mücavir iller kapsamında genel rakamlara baktığımızda bölgede varolan 5330 eğitim ve öğretim okulunun yaklaşık yarısı yani 2202 tanesi kapalıdır. Kapalı bululan okulların 1259 tanesi güvenlik nedeniyle 357 tanesi öğretmen yetersizliği nedeniyle ve 587 tanesi de öğrenci ya da bina yetersizliği nedeni ile kapalıdır.
Öğrneci yetersizliğinin nedeni zorunlu göç sonucu boşalan köylerde insan yoğunluğunun yok denecek kadar az olmasıdır. Yine bina yetersizliği de güvenlik gerekçesi ile bölgede bulunan yerleşim yerlerinin tahrip edilmesine bağlı olarak ortaya çıkan bir sorundur.
Öğretmen yetersizliği bölgede asgari yaşam standartlarının yetersizliğine olan inancın sonucu olarak bölgenin önemli sorunlarından biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Bölgedeki sorunlu durumun can güvenliği açısından elverişsiz koşullar üretmesi sonucu bölgeye atanan öğretmen adayları görev yerlerine gitmemektedir.
Bölgedeki öğretmen açığına ilişkin istatistikler bu konu hakkında epeyi şey söylemektedir. Bu istatistiklere göre ;

Bazı illerin (Ohal ve Mücavir) Eğitim Öğretim Döneminde öğretmen İhtiyacı 1995/1996

Iller Sınıf öğretmeni ihtiyacı Branş öğretmeni ihtiyacı Toplam öğretmen ihtiyacı
Batman 330 186 516
Bingöl 466 507 973
Bitlis 715 281 996
Diyarbakır 595 780 1375
Elazığ 71 231 302
Hakkari 355 344 699
Mardin 1279 787 2066
Muş 649 448 1097
Siirt 452 318 770
Şırnak 294 225 519
Tunceli 65 176 241
Van 296 293 589
Toplam 5567 4576 10143

Ohal Bölgesinde elverişsiz eğitim koşulları zorunlu göç politikaları ile daha da içinden çıkılmaz bir hal almıştır. Zorunlu göç sonucu yaşadıkları bölgelerden daha güvenli bölgelere göçmek zorunda kalan aliler gittikleri bölgelerde yetersiz olan eğitim olanaklarından ya hiç yararlanamamış ya da varolan eğitim olanaklarının altından kalkamayacağı bir yük olarak eğitim taleplerine olumlu yanıt bulmakta zorlanmışlardır. Göçerlerin buyuk bir kısmı yetkililer tarafından toplu olarak kentlerin muhtelif bölgelerine yerleştirilmişlerdir. Bunların bir bölümü kentlerden 15-20km uzaklıkta konutlara dönüştürülen yapılara yerleştirilmiştir. Dolayısı ile burada eğitim problemi daha da önem arzetmektedir. Bu sorun o bölgeye yakın ilkokulların bir sınıf açmasını sağlayarak giderilmeye çalışılmaktadır. Fakat göç eden insan sayısına asgari hizmetlerde eğitim hizmeti sunabilmek için alınan önlemlerin yeterli olduğunu söylemek mümkün değildir. Van 100. Yıl üniversitesi Sosyoloji bölümünden Ahmet Bilgilinin sahada göçerler üzerinde yaptığı ankette söylediklerimizi doğrular niteliktedir. Araştırmanın eğitim ile ilgili sonuçlarına göre ; zorunlu göç sonucu okuldan ayrılanların oranı %26’lara varmaktadır. Göçerlerin sadece %53’ü göç sonucu eğitimlerine devam etmektedirler.
Çocukların Okula Devam Etme Durumu
Düşünceler Sayı Yüzde
Devam ediyor 132 53
Bir kısmı devam ediyor 52 21
Hiç devam etmiyor 66 26






































Ohal Uygulamasının Sürdüğü İllerde Sağlık İstatistiklerinin Değerlendirilmesi

Olağanüstü Hal Bölge Valiliği İdaresi Altındaki İllere İlişkin Sağlık İstatistikleri

Il Nüfus Hekim sayısı Diş hekimi sayısı Diğer sağlık personeli
Diyarbakır 1.282.678 798 133 2347
Hakkari 219.345 59 5 292
Şırnak 400.380 84 4 446
Tunceli 86.268 84 4 446

Kıyaslama Amacı İle Seçilen İllerin , Sağlık İstatistikleri

Il Nüfus Hekim sayısı Diş hekimi sayısı Diğer sağlık personeli
Samsun 1.153.763 1190 218 3341
Sinop 214.925 197 24 467
Bayburt 99.638 67 5 187
Karaman 224.303 143 28 562
Karabük 227.478 126 22 573
Osmaniye 438.372 157 57 763

Sağlık Bakanlığının yayınlamış olduğu illere göre sağlık göstergelerine baktığımızda , Olağanüstü Hal Bölge Valiliği’nin görev alanına giren iller açısından tablonun pek de iç açıcı olduğunu söyleyemeyiz.
Diyarbakır ili 1997 nüfus sayımı verilerine göre 1.282.678’e ulaşan nüfusu ile söz konusu coğrafyanın demografik bağlamda en yoğu ili olarak öne çıkmaktadır. Diyarbakır ilinin sağlık profili , 798 farklı branşlarda doktor , 133 diş hekimi ve diğer sağlık hizmetlerinde çalışan 2347 personel ile istatistiksel olarak ifade edilirken , yaklaşık aynı demografik özelliklere sahip Karadeniz Bölgesi’nin 1.153.763 nüfuslu Samsun ilinin ise , 1190 hekim , 218 diş hekimi ve diğer sağlık hizmetlerini sunan 3341 personel ile Diyarbakır iline kıyasla daha iyi sağlık olanakları ile donatılmış bir şehir profili çizdiğini görüyoruz.
Ohal uygulanan diğer bölgelere ilişkin istatistiksel verilerde benzer tablolar çizmektedir. Şırnak ili 400.380 kişilik nüfusu ile 438.372 kişilik Osmaniye ili ile yaklaşık aynı insan yoğunuluğuna ev sahipliği yapan bir şehir olmasına rağmen , Şırnak ilinde 84 olan hekim sayısının Osmaniye ilinde 157 , bütün Şırnak iline toplam 4 diş hekimi hizmet sunarken bu rakam Osmaniye ilinde 57 ve son olarak da diğer sağlık hizmetlerine sunan personel sayılarını kıyasladığımızda ise , Şırnak ilinde 446 olan hizmetli sayısı Osmaniye ilinde yaklaşıkbu rakamın iki katı ve 763 olarak karşımıza çıkmaktadır.
Sağlık bakanlığının bölgelere ilişkin istatistiklerine baktığımızda ise tablo apaçık ortaya çıkmaktadır. Güney Doğu Anadolu bölgesinde hekim başına 2309 hasta düşerken aynı sayı Karadeniz Bölgesinde 1316 yine Güney Doğu Anadolu Bölgesinde bir diş hekimine 14.796 hasta düşerken bu sayı Karadeniz Bölgesinde yaklaşık bu rakamın yarısı olan 8970 sayısına denk düşmektedir. Güney Doğu Anadolu Bölgesinde diğer sağlık hizmetlerini sunan personel başına 8564 kişi düşerken Karadeniz Bölgesin’de personel başına düşen 374 kişilik iş yoğunluğu ile yine Güney Doğu Anadolu Bölgesinden daha iyi sağlık koşullarına işaret eden bir görüntü sunar.

Karadeniz Bölgesi ve Güney Doğu Anadolu Bölgelerinde Hekim Başına Düşen Hasta Sayısı İstatistikleri

Bölge Hekim Başına Hasta Sayısı Diş Doktoru Başına Hasta Sayısı Diger Sağlık Personeli Başına Hasta Sayısı
Güney Doğu Anadolu Bölgesi 2309 14.796 715
Karadeniz Bölgesi 1316 8970 374


Güney Doğu Anadolu Bölgesi ve Karadeniz Bölgesi Hekim Sayısı

Bölge Hekim Sayısı Diş Doktoru Sayısı Diger Sağlık Personeli Sayısı
Güney Doğu Anadolu Bölgesi 2652 350 8564
Karadeniz Bölgesi 6123 898 21.527


Güney Doğu Anadolu Bölgesinde sağlık personeli sayısı Karadeniz bölgesinin nerede ise üçte biri kadardır. Güney Doğu Anadolu Bölgesinde 2652 olan hekim sayısı , Karadeniz Bölgesinde 6123 , 350 olan diş hekimi sayısı yine Karadeniz Bölgesinde 989 ve diğer sağlık hizmetlerini sunan personel sayıları da önceki verileri doğrular nitelikte , Güney Doğu Anadolu Bölgesinde 8564 olan personel sayısı , Karadeniz Bölgesinde 21.527 olarak istatistiksel verilerde karşımıza çıkmaktadır.
Yaptığımız bölgeler arası kıyaslamanın inandırıcılığı açısından her iki bölgenin de 1997 yılı nüfus sayımı kesin sonuçlarını vermekte yarar olduğunu düşünüyoruz. 1997 genel nüfus sayımı sonuçlarına göre Karadeniz Bölgesi 7.943.966 kişilik bir nüfusa sahip iken , Güney Doğu Anadolu Bölgesi 6.128.973 kişi olarak sayılmıştır. Karadeniz bölgesinin yaklaşık 1.500.000 daha fazla insana yerleşim ve sağlık hizmetleri sunduğuna ilişkin gelebilecek itirazlar, sağlık istatistiklerini incelerken karşımıza çıkan personel sayılarındaki ciddi sayısal fark hesaba katıldığında önemsiz bir itiraz olarak kalmaya mahkum görünüyor.
Ohal bölgesindeki sağlık olanaklarının yetersizliği sadece personel ile de sınırlı görünmüyor. Olağanüstü hal uygulanan illerde güvenlik gerekçesi ile bir çok sağlık evi ve sağlık ocağı kapalıdır. Zorunlu göç sonucu boşalan köy ve mezralarda insan yoğunluğunun az olması gerekçesi ile hizmetlerine ara veren sağlık ocakları bulunduğu gibi , güvenlik gerekçesi ile tahrip edilen köylerde yer alan bazı sağlık tesisleride bina yokluğundan hizmet dışı bulunmaktadır. Sağlık bakanlığı istatistiklerinde ortaya çıkmayan bu tabloyu anlaşılır kılmak için Ohal bölge valiliğinin isatitistiklerine baktığımızda karşımıza çıkan tablo oldukça dramatiktir.

Ohal Bölgesindeki Sağlık Ocağı ve Sağlık Evlerinin Durumu

Iller Mevcut sağlık ocağı ve sağlık evi sayısı Açık bulunan sağlık ocağı ve sağlık evi sayısı Güvenlik gerekçesi ile kapalı bulunan sağlık ocağı ve sağlık evisayısı Personel yeter. Sonucu kapalı bulunan sağlık ocağı ve sağlık evi sayısı Diğer ned. Dolayı kapalı bulunan (bina araç gereç) sağlık ocağı ve sağlık evi sayısı
Diyarbakır 180 69 68 36 7
Hakkari 43 12 29 2 0
Siirt 94 28 16 39 11
Şırnak 105 21 8 35 41
Tunceli 112 34 77 0 1
Van 145 74 0 71 0
Batman 65 16 49 0 0
Bingöl 100 18 82 0 0
Bitlis 105 30 75 0 0
Mardin 171 53 24 39 55
Muş 98 33 0 31 34
Toplam 1218 388 428 253 149

Ohal kapsamındaki iller ve mücavir iller bağlamında istatistiksel bilgileri değerlendirdiğimizde toplam 1218 sağlık ocağı ve sağlık evinden sadece 388 tanesi açık durumdadır. Kapalı bulunan sağlık ocağı ve sağlık evlerinin 428 tanesi güvenlik gerekçesi ile kapalıdır. 253 sağlık ocağı ve sağlık evi ise yeterli personel olmamasından dolayı hizmet verememektedir. Gerekli yatırımın yapılmamasından ya da güvenlik gerekçesi ile tahrip edilen bölgelerde yer almalarından ötürü teknik malzeme ve bina yokluğundan dolayı ise 146 sağlık ocağı ve sağlık evi kapalıdır.
Ohal bölgesindeki sağlık personeli ihtiyacını ve mevcut sağlık personeli durumunu ise yine Ohal bölge valiliği istatistiklerinden öğreniyoruz.

Ohal Bölgesindeki Sağlık Personelinin Durumu

iller uzman hekim pratisyen hekim hem şire ebe diğer personel
Mevcut ihtiyaç Mevcut Ihtiyaç Mevcut ihtiyaç Mevcut ihtiyaç Mevcut ihtiyaç
Diyarbakır 94 206 301 66 471 513 492 307 1201 802
Hakkari 4 43 49 2 83 456 55 10 399 252
Siirt 14 67 56 76 105 142 82 133 251 220
Tunceli 4 52 63 62 94 90 173 101 105 143
Van 59 78 148 93 249 199 236 206 704 922
Batman 25 20 83 10 131 40 112 100 168 30
Bingöl 16 57 48 75 127 93 127 157 182 141
Bitlis 20 54 78 24 92 220 11 130 481 450
Mardin 23 47 153 83 226 171 159 225 229 50
Muş 12 85 87 77 112 191 115 147 523 286
Toplam 274 748 1109 597 1756 2181 1642 1645 4384 3628

Halen Ohal ve mücavir iller kapsamında 748 uzman doktora , 597 pratisyen hekime , 2181 hemşireye , 1645 ebeye ve diğer sağlık hizmetlerini sunan 3628 personele ihtiyaç vardır. Mevcut personel ihtiyaç duyulanın yaklaşık üçte biri kadardır.
Ohal bölgesinde sağlık olanakları bağlamında yaşanan sıkıntılar sadece personel yetersizliği , bina ve ekipman yokluğu ya da güvenlik nedeni ile bazı bölgelerde hizmetlerin aksaması ile sınırlı değildir. Zorunlu göç sonucu bölgede cazibe merkezi haline gelen yerleşim yerlerine doğru hız kazanan insan göçü , göçerlerin yerleşmeyi tercih ettiği merkezlerde varolan sağlık problemlerini ikiye katlamıştır. Konuyla ilgili bir sivil toplum derneğinin yaptığı araştırmanın sonunda ortaya çıkan tablo şu şekilde özetlenmektedir: “Kentsel alandan geriye dönük son bir yıl içerisinde , ailelerin sağlık hizmetlerinden yararlanma derecesi de , ailelerin ekonomik koşullarının elverişsizliği ve sağlık güvencelerinin (SSK , Emekli Sandığı ve Bağkur gibi) olmayışı nedeniyle oldukça düşüktür. Aileler hastalandıklarında , önce çevre ilişkilerine , daha sonra ise çevrelerindeki sağlık ocaklarına ve devlet hastanelerine başvurmaktadırlar” Yukarıda verdiğimiz istatistikleri özelinde düşünülürse göçerlerin , gittikleri bölgenin insan yoğunuluğunu artırmaları ve buna bağlı olarak da varolan sağlık olanaklarının standartlarını düşürmeleri söz konusudur. Diyarbakır ilinde göçe bağlı nüfus artışı ve olumsuz sağlık profili buna bağlı olarak değerlendirilebilir.





































Ohal Uygulamasının Sürdüğü İller Bağlamında Adalet İstatistiklerinin Değerlendirilmesi

Bu çalışma bağlamında adalet istatistiklerini de inceleme alanına dahil etmemizin önemli bir nedeni var.Bu neden , bölgede öne çıkan ve yoğun olarak işlenen suç türlerinin sosyal yaşam olanakları ile ilgisini kurabilme ve böylece bölge koşullarında oluşan suç türünün patalojisine ulaşabilme olanağını yakalayabilmek olarak ifade edilebilir.
Ulaşabildiğimiz istatistiklerin 1996 yılına ait olması nedeniyle , 2001 Türkiyesi için çok da güncel sonuçlar üretmek için kullanışlı olmadığı ileri sürülebilirse de , bölgede yaşam olanakları bağlamında ciddi iyileşmeler olmadığı bilgisine dayanara, konuya ilişkin ipuçlarına ulaşmada yinede bu bilgilerin değerlendirilmesini önemli buluyoruz.

Devlet Güvenlik Mahkemesine 1996 yılı İçinde Gelen Davalar

İl Nüfus Gelen dava Toplam dava
Ankara 3.693.390 875 958
Diyarbakır 1.282.678 4289 16.176
Erzincan 280.118 686 1489
Istanbul 9.198.809 2682 3197
Izmir 3.114.859 556 814
Kayseri 974.035 152 192
Konya 1.931.773 320 450
Malatya 815.105 928 1959

Devlet Güvenlik Mahkemelerine gelen yıllık dosya sayılarını illerin demografik özellikleri ile birlikte düşündüğümüzde , İstanbul ili onmilyona yaklaşan nüfusu ile DGM’lerine yıl içinde 2682 dava gönderirken , 1.282.678 nüfuslu Diyarbakır ili , Devlet Güvenlik Mahkemesine 4289 dava göndermiştir. Aynı illerin 1996 yılı Ağır Ceza Mahkemeleri iş yoğunluğuna baktığımızda ise karşımıza çok farklı bir tablo çıkar. Ağır Ceza Mahkemelerinin iş yoğunluğu istatistikleri illerin nüfus özellikleri ile paralel bir artış göstermiştir. Ağır ceza Mahkemelerine 1996 yılı içinde gelen dava sayılarını gösteren istatistikler bunu doğrular niteliktedir.



DGM Bulunan İllerde Ağır Ceza Mahkemelerinin İş Durumu

Il Nüfus 1996 yılı içinde gelen dava sayısı
Ankara 3.693.390 4512
Diyarbakır 1.282.678 1183
Erzincan 280.118 184
Istanbul 9.198.809 14712
Izmir 3.114.859 5091
Kayseri 974.035 1083
Konya 1.931.773 1629
Malatya 815.105 626

Yukarıdaki tabloya baktığımızda , Ağır Ceza Mahkemelerinin iş yoğunluğu şehirlerin insan yoğunluğu ile paralellik göstermektedir.
Ohal bölgesinde işlenen suçların patolajik özelliği devletin güvenliğine yönelik suçlar olarak ortaya çıkmaktadır.
Ohal bölgesi faili meçhul dosyalar bağlamında da nüfus ile ters orantılı bir özellik gösterir. Aşağıdaki istatistiklere baktığımızda ortaya çıkan tablo açıktır.
DGM Cumhuriyet Başsavcılıklarında Faili Meçhul Olup da Zaman Aşımı Sonuna Kadar Daimi Aramadaki Dosyalar

Il Nüfus 1996 yılı içinde gelen dava sayısı
Ankara 3.693.390 504
Diyarbakır 1.282.678 12.649
Erzincan 280.118 706
Istanbul 9.198.809 42
Izmir 3.114.859 211
Kayseri 974.035 56
Konya 1.931.773 109
Malatya 815.105 1044

Daimi aramadaki faili meçhul dosyalar bağlamında Diyarbakır DGM , Diyarbakır ilinin nüfusu ile kıyaslandığında dehşet bir tablo ortaya koyar. 1.282.678’lik nüfusu ile Diyarbakır DGM 96yılı itibari ile 12.649 faili meçhul vaka dosyası ile Türkiye’de faaliyet gösteren tüm DGM’lerin iş yoğunluğunu geride bırakır. İstanbul ile 9.198.809 kişilik nüfusu ile sadece 42 faili meçhul dosya ile ilgilenmektedir. Ohal bölgesinin sorunlu sosyal durumuna işaret eden bu istatistiksel bulgular , faiili meçhul dosyaların yıllık sayısal oluşma tablosunda açıkça ortaya çıkmaktadır.



DGM Cumhuriyet Başsavcılıklarında Faili Meçhul Olup da Daimi Aramadaki Yıl İçinde Açılan Dosyalar

Il Nüfus 1996 yılı içinde gelen dava sayısı
Ankara 3.693.390 431
Diyarbakır 1.282.678 1050
Erzincan 280.118 37
Istanbul 9.198.809 20
Izmir 3.114.859 103
Kayseri 974.035 20
Konya 1.931.773 87
Malatya 815.105 197

Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesi yıl içinde açılan dosya sayısı yine nüfusu ile ters orantılıdır. Diyarbakır DGM’de bir yıl içinde açılan faili meçhul dosya sayısı İstanbul ilinin 50 katıdır. Oysa Diyarbakır ilinin nüfusu İstanbul ilinin ancak sekizde biri kadardır.
Türkiye genelinde suç türleri ve ceza evlerine giren / tahliye olan hükümlü istatistiklerine baktığımızda da ilginç bir tablo ile karşılaşırız.

Devletin Kişiliğine Karşı Suçlardan Cezaevlerine Giren ve Çıkan Hükümlüler
Yıl 1987 1988 1989 1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996
Giren 620 542 495 536 489 511 667 923 1284 1448
Çıkan 768 807 691 624 1242 345 328 357 629 641


Devlet Yönetimine Karşı Suçlardan Cezaevlerine Giren ve Çıkan Hükümlüler
Yıl 1987 1988 1989 1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996
Giren 828 920 619 550 469 452 519 559 574 583
Çıkan 878 1034 848 705 794 413 456 532 547 539

Genel Töreler ve Aile Düzenine Karşı Suçlardan Cezaevlerine Giren ve Çıkan Hükümlüler
Yıl 1987 1988 1989 1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996
Giren 3372 4348 3187 3222 2681 2336 2303 2123 2197 2282
Çıkan 3443 4260 3554 3262 4100 2224 2129 1933 1998 2111

Devletin kişiliğine karşı suçlar 1987 ile 1996 yılı aralığında neredeyse 2,5 kat artarak suçun işlenme oranı artmış fakat bununla ters orantılı olarak aynı suçtan tahliye edilenlerin oranında ise aynı zaman aralığı dikkate alındığında bir azalma gözlenmektedir. Devletin Kişiliğine Yönelik suçlardan cezaevlerinde yatanların sayısal olarak zaman aralığında arttığını görüyoruz.
Genel Töreler ve Aile Düzenine yönelik suçların 97/96 zaman aralığındaki işlenme rakamlarına baktığımızda suçun işlenme oranında üçte birlik bir azalma ve yine bununla benzer bir şekilde aynı suçtan tahliye edilme oranları ile bu başlık altında değerlendirilen bir suç kapsamından cezaevine giren hükümlü sayılarında bir paralelik gözlenmektedir.
87/96 zaman aralığının incelenmesinden varılabilecek yüzeysel sonuç Devlet , kendine karşı işlenen suçlara karşı hassaslaşmış ve cezalandırma yolunu sıkça kullanmıştır.
Aynı zaman aralığında DGM’lere gelen yıllık dava sayıları ile Ağır Ceza Mahkemelerine gelen yıllık dava sayılarını incelediğimizde de ortaya benzer bir durum çıkar.

1987-1996 zaman aralığında DGM’lerin Yıllık Dava Sayıları
Yıl 1987 1988 1989 1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996
Dava Sayısı 1405 2191 2760 3907 4506 5419 7715 11895 13585 12911


1987-1996 zaman aralığında Ağır Ceza Mahkemelerinin Yıllık Dava Sayıları
Yıl 1987 1988 1989 1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996
Dava Sayısı 63416 65538 57555 53863 52539 51776 53711 60096 66669 71837


87/96 zaman aralığında bakıldığında, DGM’lere gelen yıllık dosya sayısı 9 kat artmıştır. Aynı zaman aralığında Ağır Ceza Mahkemelerinin durumuna baktığımızda , Ağır Ceza Mahkemelerine gelen yıllık dosya sayısı oranında herhangi bir artış gözlenmemiştir. DGM’lerin, devletin güvenliğine yönelik suçlara ilişkin çalışma alanı göz önünde bulundurulduğunda , devlete yönelik işlenen suç miktarı 87’den 96’ya on kat artmıştır. Oysa aynı zaman aralığında Ağır Ceza Mahkemelerine baktığımızda yıllık vaka sayısında her hangi bir artış gözlenmediği gibi aynı zaman aralığı içindi bir çok yılda (89-90-91-92-93-94) önemli bir azalma söz konusudur.







Ohal Bölgesi Göç İstatistiklerinin Değerlendirilmesi


Olağanüstü hal kapsamında uygulanan, zorunlu göç ettirme hareketleri sonucu , Ohal kapsamındaki iller , mücavir iller ve bazı illerde bir çok köy boşaltılmıştır.
Boşaltılan köyler , geri dönüşü imkansız kılmak için , güvenlik güçlerince bir daha onarılması mümkün olmayacak şekilde tahrip edilmiştir. İllgal oluşumlara verilebilecek lojistik desteğin kesilmesi amacını güden göçe zorlama eylemleri sonucunda , bölgede ve göçün uygulandığı merkezlerde , doğal bitki örtüsü tahrip edilmiş , meralar yakılmış ve yaşam olanakları tamir edilemez şekilde yok edilmiştir.
Göçe zorlanan vatandaşlar çevre illere yönelmiş ve gittikleri bölgede eğitim , sağlık ve istihdam sorunları ile karşılaşmışlardır. Yetkililerin göçerlere asgari yaşam olanakları sağlamada pek başarılı olduğu ise idda edilebilir görünmemektedir.
Ohal bölge valiliği kaynaklarına göre boşaltılan köy ve mezra sayıları ile göçe zorlanan vatandaş sayıları aşağıdaki gibidir:

Ohal Bölge Valiliği Verilerine Göre Boşaltılan Köy ve Mezralar ile Göç Eden Yurttaşlar
Iller Köy Mezra Hane Nüfus
Diyarbakır 90 225 7745 50.371
Hakkari 42 145 5026 41761
Siirt 81 109 4908 31848
Şırnak 105 225 9734 71874
Tunceli 183 823 8439 41939
Van 16 87 1756 13573
Batman 32 110 2456 18409
Bingöl 41 288 3702 24944
Bitlis 88 125 4379 30411
Mardin 129 134 8008 52826
Muş 13 74 1161 9370
Toplam 820 2345 57314 378335

1997 Ohal bölge valiliği verilerine göre 378.335 vatandaş ikamet ettikleri bölgelerden zorunlu olarak göç ettirilmiş ve bunun sonucu olarak 820 köy ve 2345 mezra tahrip edilmiş ve bu yerleşim yerlerinin civarında bulunan doğal bitki örtüsü insan yaşamı için elverişsiz hale getirilmiştir.
Zorunlu göç uygulaması güvenlik gerekçesi ile ohal ve mücavir alan dışında kalan bazı şehirlerde de uygulanmıştır. Bunun sonucunda ortaya çıkan istatistiksel tablo aşağıdaki gibidir:
Ohal ve Mücavir Alan Dışı Bölgede Boşaltılan Yerleşim Birimleri
Il Köy Mezra
Ağrı 8 45
Kars 12 8
Erzurum 15 0
Erzincan 17 70
Sivas 1 0
Şanlıurfa 4 20
Adıyaman 10 12
Iğdır 9 4
Elazığ 9 19
Toplam 85 178


Ohal ve mücavir iller dışında kalan yerleşim yerlerinde de 85 köy ve 178 mezra boşaltılmıştır.
Toplam Boşaltılan Yerleşim Birimleri
Bölge Köy Mezra Toplam
Ohal bölgesi 517 1614 2131
Mücavir alan 303 731 1034
Diğer iller 85 178 263
Toplam 905 2523 3428

Zorunlu göç uygulaması sonucunda 905 köy , 2523 mezra boşaltılmıştır. Çevre illere doğru yoğunlaşan insan hareketliliği , yetkili makamlar tarafından bir takım önlemler ile karşılanmaya çalışılmıştır. Bazı illerde toplu konutlar inşa edilmiş ve alt yapı çalışmalarına ağırlık verilmiştir. Ancak göç eden insan yoğunluğu karşısında önlemler çok cılız kalmış ve demografik yapının bu doğal olmayan dönüşümü beraberinde bir çok sıkıntıyı da getirmiştir.
Zorunlu göçe tabi tutulan vatandaşlar iç hukuk yolunu tükettikten sonra haklarını aramak için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvurmuştur. Güney Doğ Anadolu Bölgesine ilişkin boşaltma ve yakma eylemlerine ilişkin 358 başvuru , G.D.A Bölgesinde ortaya çıkan işkence , faili meçhul ve gözaltında kayıplara ilişkin 114 başvuru yapılmıştır. Hükümetler bu suçlardan büyük çoğunluğunda suçlu bulunmuş ve ağır tazminatlar ödemeye mahkum edilmişlerdir.
1996 yılında güvenliği sağlanan köylerden dönüş yapabilecek evlerin onarımında kullanılmak üzere bölgedeki il valiliklerine 490 milyar TL gönderilmiştir. Yine göçerlerin barınma ihtiyacını karşılamak üzere , Diyarbakır , Hakkari , Şırnak , Tunceli , Van , Bingöl , Bitlis , Muş , Mardin illerinde 5524 kalıcı konut inşa edilmiştir. Fakat göçerlerin nüfusu ile kıyaslandığında inşa edilen konut sayısının çok düşük olduğu açıkça görülmektedir.
Konuyla ilgili hükümetin projeleri arasında yer alan Köy-Kent projesi üzerinde düşünülmesi gereken bir tasarı olarak görünüyor. Mesut Yılmaz başbakanlığı döneminde kamuoyuna açıklarken , Pilot bölge olarak Batman , Diyarbakır ve Van’ın seçildiği haberini verdi.
Köy-Kent projesi zorunlu göç politikasının bir başka ayağı olarak karşımıza çıkıyor. Köyleri militarist yöntemlerle boşaltılan vatandaşlar geri dönme hazırlıkları ile uğraşırken bölge üzerinde söz söyleyen yetkili ağızlar geri dönüş hazırlıklarını , Köy-Kent projesi ile karşılamaya hazırlanıyorlar.
İdare asgari yaşam olanaklarını ülke genelinde her bölgeye taşımakla yükümlü iken cazibe merkezleri adı verdiği mega köyler projesi ile insanları kendi rızaları ile göç etmeye zorlama yöntemini hayata geçirmeyi ümit ediyor.
Sosyal bir olgu alarak , insanlar yaşam olanaklarının en iyi standartlarda bulunduğu coğrafi ve siyasal bölgelerde yerleşme zorunluluğu duyarlar.
Köy-Kent projesi , okul , hastane , sosya yaşam olanakları bakımından seçilmiş bazı bölgelere idarenin hizmetlerini götürmeyi
YAYIN BİLGİLERİKategori Adı Yurt İçi RaporlarTarih 2001-01-01
Şube ve Temsilcilerimiz
istanbul
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği - MAZLUMDER İSTANBUL ŞUBESİ
Adres: Molla Gürani Mh. Şehit Pilot Mahmut Nedim Sk. No: 5 Kat: 4 Fatih / İSTANBUL (Aksaray Metro Durağı B Kapısı Karşısı)
E-posta: mazlumder[a]gmail.com | Telefon: +90 (212) 526 2440 | Faks: +90 (212) 526 2438

Ziyaretçi Sayımız : 4643742