MAZLUMDER ve İHD İstanbul Şubeleri, Gaziantep’te Sivillere Yönelik Gerçekleştirilen Saldırıyı Kınadı

MAZLUMDER İstanbul Şubesi ve İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi, Gaziantep’te 20 Ağustos Pazartesi günü gerçekleştirilen, 9 kişinin hayatını kaybettiği, 69 kişinin de yaralandığı bombalı saldırıyı kınamak için MAZLUMDER İstanbul Şubesi’nde ortak bir basın toplantısı gerçekleştirdiler.

MAZLUMDER İstanbul Şubesi Başkanı Cüneyt Sarıyaşar, Yönetim Kurulu Üyesi Av. Mehmet Ali Devecioğlu, İHD İstanbul Şube Başkanı Ümit Efe ve Yönetim Kurulu Üyesi Hulusi Zeybel’in katıldığı basın toplantısında ortak basın açıklaması metni İHD İstanbul Şube Başkanı Ümit Efe tarafından okundu. Açıklamada Gaziantep’te gerçekleştirilen eylem yaşam hakkını hedef alan vicdansız, kör bir şiddet eylemi olarak nitelendirilirken eylem ve eylemi organize edenler kınandı.
 
 
Türkiye’deki temel sorunların çözümünde şiddet dışındaki yöntemlerin hayati değer taşıdığının vurgulandığı basın açıklamasında kamu otoritesinin böylesi saldırılara izin vermemesi ve gerekli tedbirleri alması gerektiği ifade edildi. Açıklamanın sonunda TBMM, toplumsal bir sözleşme vasfında temel hak ve özgürlükleri koruyacak bir anayasa yapımında gerçekçi ve hızlı adımlar atmaya davet edilerek bu olayın aydınlatılmasında da hızlı, şeffaf, adil ve özenli olunması istendi.
 
Ortak metnin okunmasının ardından konuşan MAZLUMDER İstanbul Şube Başkanı Cüneyt Sarıyaşar, olayda ihmallerin de olduğunun, bu konudaki soruşturmanın şeffaf yürütülmesi ve ihmallerin kamuoyuyla paylaşılması gerektiğini belirterek “Bizler sivil insanlar olarak bütün yaşam alanlarımızda kendi güvenliğimizi kamu otoritesine emanet etmişiz. Gizli odakların saldırılar gerçekleştirmesi her zaman mümkündür tabi ki ama kamu otoritesinin de tedbir alma sorumluluğu vardır. Ayrıca kamu otoritesinin kendisinin denetlenmez görmesi ve toplumu tahrik edici bir takım manipülatif eylemlere girmiş olması da yakın tarihimiz de gözlemlenmektedir. Bu noktada gözlerimizi her türlü olasılığa dikerken kamunun kendi içindeki gizli odaklarının harekete geçmiş olması olasılığını da göz ardı etmememiz gerekiyor” dedi. Saldırı sonrasında gerçekleşen provokatif eylemlerin de karşılık bulmamış olmasını olumlu değerlendiren Sarıyaşar sağduyulu davranan herkese teşekkür ederken halkı kin ve düşmanlığa sevk edici, ırkçı konuşmalar yapan siyasileri de kınadığını belirtti. Cüneyt Sarıyaşar konuşmasının sonunda, geçtiğimiz gün Şırnak’ta bir askeri aracın devrilerek 10 kişinin hayatını kaybettiği kazanın ardından Roboski’de öldürülen 34 kişinin ailelerinin kendi çocuklarıymış gibi ilk yardıma koşmaları ve ağıt yakmalarının bir insanlık dersi olduğunu söyledi.
 
 
Son olarak konuşan İHD İstanbul Şube Başkanı Ümit Efe “Bu ülkenin Roboski’de, Antep’te, İstanbul’da, İzmir’de yaşayan insanlar birbirlerinin kardeşidir. Hiçbir zaman birbirlerine düşman olmamışlardır. Ama Gaziantep’teki saldırıda gördük ki savaştan, çözümsüzlükten, şiddetten medet umanlar düğmeye hemen basabilmektedirler. Biz insan hakları örgütleri olarak bu karanlık güçlerin açığa çıkarılması, karanlık yüzlerinin aydınlığa çıkması için sonuna kadar mücadele edeceğiz. Bu saldırıdan sonra BDP il binalarına yönelik saldırıları, Antep’in stratejik konumunu, genel bilançoyu, yaşadıklarımızı ve HPG’nin bu saldırıyı üstlenmemesini de düşününce insan hakları açısından endişelerimiz çok daha artmaktadır. Bu fitili kim ateşliyor? Devletin bunu ortaya çıkarması ve kamuoyuyla paylaşması gerekiyor. Kürt annelerin gözünden akan yaşla Türk annelerin gözünden akan yaşın rengi aynıdır. Bu acıların üzerinden politika yapılmaması gerekiyor” dedi.
 
 
MAZLUMDER İstanbul Şubesi Basın Bürosu
 
 
ORTAK BASIN AÇIKLAMASI METNİ:
 
SİVİLLERE YÖNELİK SALDIRIYI KINIYORUZ
 
Önceki gün, Gaziantep şehir merkezinde içerisinde bomba yüklü bir araç uzaktan kumanda ile patlatılmış, bunun sonucu ilk belirlemelere göre 4 çocuk, 1 kadın, 4 erkek toplam 9 kişi vefat etmiş, 69 kişi de yaralanmıştır. Yaralılardan 4 ü ağır olup, 17 si halen hastanelerdedir.
 
Sivillere yönelik Yaşam hakkı ihlali doğuran ve henüz faili belli olmayan bu eylemi ve eylemi organize edenleri kayıtsız koşulsuz kınıyoruz. Söz konusu eylem, toplumsal barışı tahrip eden ve doğrudan doğruya yaşam hakkını hedef alan vicdansız, kör bir şiddet eylemidir. 
 
Ülke genelinde son zamanlarda meydana gelen bu ve benzeri olayların hangi kişi, kurum veya örgüt tarafından işlenirse işlensin toplumu derinden yaraladığı bir vakıadır. 
 
Bir kez daha belirtmek istiyoruz ki Türkiye'deki temel sorunların şiddet dışında yöntemlerle çözümü hayati değer taşımaktadır. Çatışma ortamı sürdükçe tarafların yöntemleri kirlenmekte ve kirletmektedir.
 
Şiddet eylemleri bizlere kaotik bir ortamdan başka hiçbir vaatte bulunmamaktadır. Bu kaotik ortamdan istifade ile bu ülkenin meşru siyasi kurumlarından olan BDP parti binalarına yapılan saldırıları, faillerin yakalanmamasını ve soruşturulmamasını da ayrıca kınıyor, bu hukuksuzluğun öncekiler gibi, Kürt sorununda çözümsüzlüğün, yeni yeni hak ihlallerinin toplumsal ayrışmanın nedeni olacağını bir kez daha hatırlatıyoruz. Kamu otoritesi toplumsal ayrışmalara neden olan böylesi saldırılara hiçbir şekilde izin vermemeli ve gerekli tedbirleri acilen almalıdır. 
 
Ortadoğu’daki gelişmeler karşısında Türkiye’nin olası bir şiddet sarmalından kurtulabilmesi için Kürt sorununun demokratik ve barışçıl yöntemlerle çözümünün zorlanmasını, uluslararası politikanın emperyalist güçlerin çıkarlarından bağımsız bir şekilde ve her koşulda barışı savunur bir tarzda oluşturulmasını talep ediyoruz. Aksi halde oluşan bulanık hava karşısında yaşam hakkı ihlallerinin artmasından endişe etmekteyiz.
 
Bizler İnsan Hakları kuruluşları olarak, en temel hak olan yaşam hakkı ve güvenlik hakkının korunması gerektiğini belirterek, saldırıyı bir kez daha kınıyor; Yaşamını yitirenlerin ailelerine başsağlığı, yaralılara acil şifalar diliyoruz. 
 
İktidarı ve muhalefeti ile TBMM’yi bu sorunların temelini teşkil eden Kürt sorununda toplumsal barışın dayanağı olacak, toplumsal bir sözleşme vasfında temel hak ve özgürlükleri koruyacak bir anayasa yapımında gerçekçi ve hızlı adımlar atmaya davet ediyoruz.
 
Tüm bunların ışığında Kamu otoritesinin bu olayın aydınlatılmasında hızlı, şeffaf, adil ve özenli olmasının, çatışma ortamının sonlandırılmasında sorumluluğunun farkına varmasının önemini hatırlatıyor, İnsan Hakları Kuruluşları olarak olayın sonuna kadar takipçisi olacağımızı belirtiyoruz.
 
İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi
MAZLUMDER İstanbul Şubesi
 
FAALİYET BİLGİLERİKategori Adı Basın AçıklamalarıTarih 2012-08-22
Okunma Sayısı : 1276
Şube ve Temsilcilerimiz
istanbul
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği - MAZLUMDER İSTANBUL ŞUBESİ
Adres: Molla Gürani Mh. Şehit Pilot Mahmut Nedim Sk. No: 5 Kat: 4 Fatih / İSTANBUL (Aksaray Metro Durağı B Kapısı Karşısı)
E-posta: mazlumder[a]gmail.com | Telefon: +90 (212) 526 2440 | Faks: +90 (212) 526 2438

Ziyaretçi Sayımız : 4645221