Dünyada farklı dinler, diller, değişik mezhep, görüş ve fikirler mevcut. Bütün bu farklılıkları teke indirgeme adına dayatma yapmanın ne imkanı ne de gereği var. Ancak güç odakları iktidarlarını daha da kapsayıcı kılmak için, dünya egemenliği adına, çatışmaların malzemesi olarak farklılıkları kullanmaktadır.
MAZLUMDER 20 yıllık mücadelesinde "farklı ama eşit" anlayışı içinde herkesin farklı inanma, düşünme ve ifade etme hakkını savundu. Kimliği değil eylemi merkeze alarak, desteklenecek ve karşı çıkılacak davranışlar net, kalıcı bir perspektifle ortaya koydu.
Kim olursa olsun zalime karşı
Kim olursa olsun mazlumdan yana
20 yıllık hak ve adalet mücadelesinde, ülkede ve dünyada pek çok olaya, bu bakış açısının gereği olarak müdahil oldu.
Hangi medeniyet; nerede ve ne zaman, insanın yüceltilmesi adına ne yapmışsa sahiplendi. Adil bir dünya için sağlam vicdan, devlette ayrımsız bir hukuk ve uygulamasını, "Hukuk Devleti"nin özellikleri olarak ortaya koydu.
Bu eser, farklı görüşlerdeki yazarların MAZLUMDER hakkındaki değerlendirmelerinden oluşuyor.